İHH Başkanı Bülent Yıldırım, gazeteciler Hakan Albayrak ve İbrahim Karagül'ün konuk olarak katıldığı İskele Sancak'ta yaşanan krizi tartışılıyor. Türk medyasındaki çifte standart Hakan Albayrak'ı çıldırttı.
Kanal7 programı İskele Sancak'ta İsrail Krizi olayın tanıklarından IHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ve Gazeteci Hakan Albayrak'la konuşuluyor.
Erhan Çelik'le İskele Sancak'ta bu hafta Uluslararası bir organizasyonla İsrail tarafından yaklaşık dört yıldır ambargo altında tutulan Gazze'ye yardım götürmek amacıyla yola çıkan filoya yapılan saldırı ve sonrasında İsrail arasında yaşanan büyük kriz konuşuluyor.
İskele Sancak'ta filodaki 6 gemiden biri olan Mavi Marmara gemisinde saldırıya maruz kalanlardan İHH Başkanı Bülent Yıldırım ve gazetecilerden Yeni Şafak Yazarı Hakan Albayrak konuk oldu. Programa ayrıca konuyu değerlendirmek üzere Gazeteci Yazar İbrahim Karagül katıldı.
Moderatörlüğünü Erhan Çelik'in yaptığı İskele Sancak'ta bu akşam Mavi Marmara gemisine İsrail askerleri tarafından yapılan saldırı ile birlikte yaşanan büyük kriz ve krizin ayrıntıları masala yatırılacak. Amaçları sadece ambargo altındakilere yardım götürmek olan gemilere İsrail neden saldırdı? Olayın hukuki boyutu nedir? Başta ABD olmak üzere bütün dünya ülkeleri olayı nasıl değerlendiriyor? Türkiye İsrail'e karşı yaptıklarından dolayı nasıl bir strateji gütmeli? İsrail Türkiye ilişkileri bundan sonra nasıl yürüyecek? Ortadoğu'daki dengeler değişiyor mu? Gazze'de yaklaşık dört yıldır İsrail tarafından uygulanan boykotu yıkmak ve Gazze halkına yardım götürmek amacıyla yola çıkan filoya yapılan saldırının tüm boyutları İskele Sancak'ta olayın tanıkları ve uzman konuklarla masaya yatırılacak. Tüm dünyada yankıları süren saldırının siyasi, askeri, ekonomik yönleri programda tartışmaya açıldı.
BİZİ TESLİM ALAMAYACAKLARINI ANLAYINCA
Gazze için yola çıkan gazetecilerdin Hakan Albayrak, yaşadıklarını anlatırken bazı arkadaşlara şehadet düştü bize de söz söylemek" dedi. İsrail askerlerinin ses bombaları gaz bombaları ile kendilerine saldırı yapıldığını, alt katta olan arkadaşların ise gemiye atılan kancaları denize attıklarını söyledi. Albayrak, "Bizimle adil bir dövüşte gemiyi alamadılar, bunu kendilerine yediremediler ve ondan sonra helikopter ve botlarla ateş açmaya başladılar.
GAZETECİ DE MOSSAD'IN SORULARINI SORDU
Hakan Albayrak, kendilerini sorguya aldıklarını, sorguda neden direndiklerini sorduklarını, Gazze'ye neden gidiyorsunuz diye sorduklarını, "Biz Gazze'ye gidiyorduk ama bizi kendi sularında değil 72 milde vurdular. Uluslararası hukukta bunun hiçbir karşılığı yoktur. Albayrak, ABD'den bir gazetecinin kendisini aradığını, MOSSAD'ın kendisine sorduğu soruların aynısını o gazetecinin sorduğuna dikkat çekti.
'SİZİN BAŞBAKANINIZ BİZE DE SAHİP ÇIKAR MI'
Hakan Albayrak, İsrail askerlerinin gönüllülerin onurlarını kırmaya yönelik hareket ettiklerini, boynunda Filistin sembolü olan bir gönüllüye boynundan o kolyeyi çıkarması için çok ağır işkenceler yaptıklarını söyledi. Albayrak, Yunanistanlı bir gönüllünün kendisi ile paylaştığı bir olayı anlatırken "Rehin alındıktan sonra o Yunanlı sizin başbakanınız sizi burda bırakmaz, ama bizim bizimkilerin umurunda olmaz. Erdoğan bizi de kurtarır mı diye sordu. Ben de hiçbirimizi Başbakan burda bırakmaz dedim." Hakan Albayrak, namaz kılanlara yönelik yapılan hakaret ve çirkinliklere karşı dayanamadığını ve askerlere karşı çıktığını söyledi. Hakan Albayrak, tüm işkencelere karşın kimsenin boynunu eğmediğini belirtirken, Ölümlerin yaşanacağını öngörmediklerini ancak gerekeni yaptıklarını dile getirerek "Herkes bir ulvi hedef uğruna yola çıkmıştı" dedi.
İHH Başkanı Bülent Yıldırım, geminin hedefi olarak açık denizden Mısır sularına girip en yakın noktadan Gazze'ye girmeyi hedeflediklerini söyledi. Bülent Yıldırım, İsrail'in silah kullanacağını tahmin etmediklerini, böyle bir aptallık yapacaklarını hesap etmediklerini söyledi. İsrail'e 2 yıl önceden yardım için başvurduklarını ama istedikleri cevabı alamadıklarını söyledi.
Yıldırım, İsrail'den cevap alamamaları üzerine ambargoyu kaldırmaya karar verdiklerini diğer gemilerle birlikte yola çıktıklarını en büyük gemi kendi gemileri olduğu için önde yer aldıklarını belirterek tüm dünyanın gözü önünde bu katliamın yaşandığını söyledi.
Bülent Yıldırım, saldırı öncesinde karartma yaparak iletişimi engellediklerini canlı yayını engellemeye başladıklarını, saldırı olabileceği ihtimaline karşın BM ve NATO'nun İsrail'i uyaracakları düşüncesinde olduklarını ancak hiçbir yerden böyle bir müdahalenin olmadığını gördüklerini söyledi.
Bülent Yıldırım, İHH'nın hükümet tarafından desteklendiği şeklindeki iddiaların doğru olmadığını dile getirerek daha önce Gazze'ye yapılan yardım konvoyuna milletvekilleri katılmıştı ancak bu kampanyaya katılan olmadı. Biz İsrail'e gitmeseydik İsrail ikinci bir katliam yapacaktı. Bizim yardım konvoyumuz ve oluşan kamuoyu İsrail'i bu katliamdan vazgeçirdi.
İHH hakkında yapılan İnsani Yardımmı İslami Yardımmı sorusuna da değinen Bülent Yıldırım dini kimliklerini gizlemediklerini, dünyanın neresinde yardıma ihtiyaç duyuluyorsa oraya gittiklerini, İHH olarak mazlum ve insan hakları mağdurlarına yardım için çaba harcadıklarını söyledi.
Bülent Yıldırım, Fethullah Gülen tarafından gazetede başsağlığı yayınlandığını ancak aranmalarını beklediklerken böyle bir açıklama ile şaşkınlığa uğadıklarını dile getirerek "Ben bu açıklamanın daha sonra sonra yanlış ifade edildiği şeklinde düzeltileceğini umuyorum. İsrail bugüne kadar herkese meydan okumuş kimseye hoşgörü göstermemiş bizim müracaat ettiğimizde izin vereceklerini mi sanıyorlardı. Biz İsrail karasurlarına gitmiyorduk biz Filistin karasurlarına gidiyorduk. Biz işgalci değiliz. Ama işgalci yaftası vurulmak istendi. Son bir kaç gündür bize sorulan soruların hemen hepsi MOSSAD tarafından bize sorulan sorular. Demekki MOSSAD orada kalmamış.
Bülent Yıldırım, İsrail askerlerinin vurma kastı ile geldiklerini ellerinde 16 kişi ile ilgili ellerinde ölüm listesi bulunduğunu bunlardan birinin de kendisi olduğunu söyledi.
O HAREKETE MUHABBETİM VAR AMA HAYAL KIRIKLIĞI YAŞIYORUM
Hakan Albayrak, Türkiye'de nelerin tartışıldığını dönüş yolunda öğrenme imkanı bulduklarını, Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun sözleri ve tavırlarından gurur duyduklarını tüm vatandaşların bize olan sevgileri ile karşılaştıklarını dile getirdi. Hakan Albayrak, Gülen cemaatine muhabbet duyduğunu ancak son gelen açıklamadan büyük hayal kırıklığı yaşadığını dile getirerek "Biz İsrail'in gururunu kırmak için gidiyorduk, ne diye izin alacaktık" dedi.
İbrahim Karagül, İsrail'in Türkiye'nin tavırlarından büyük rahatsızlık duyduklarını, Gazze ve Lübnan ile ilgili hazırlık yaptıklarını, bununla birlikte Suriye ve İran'ı kapsayan bir alana yönelik hazırlık içinde olduklarını dile getirerek bu hareketin İsrail'i farklı şekilde etkilediğini dile getirdi.
Program konuğu Hüsnü Mahalli, Netanyahu'nun duygusal bir hareketle 1976 yılında İsrail askerinin baskını sırasında hayatını kaybeden kardeşinin intikamını almak için bu operasyona izin verdiğini söyledi. Mahalli, bazı gazetecilerin çok farklı bir ifade tarzı içinde olduğunu, İHH'yı çok farklı noktalara çekmeye çalıştıklarını belirterek Hamas'ın kuruluşunu da İsrail'in yaptığı kıyımlara dayandığını savundu.
TÜRKİYE'NİN YÜKSELİŞİ İSRAİL'İN DENGELERİNİ ALT ÜST ETTİ
İbrahim Karagül, Türkiye ile İsrail arasında çok büyük kırılmalar yaşandığını, çok kısa süre öncesine kadar birçok alanda var olan ortaklığın bitme noktasına geldiğini dile getirdi. Karagül, Türkiye'nin Cumhuriyet tarihi boyunca olmayan bir şekli ile farklı bir perspektife yöneldiğini dile getirdi. İsrail'in çatışmacı bir yapıda olmasından dolayı Türkiye'nin dışladığını bu durumun da İsrail'i agresifleşmeye ittiğini dile getirdi.
Hakan Albayrak, bir İsrail gazetesinin Mavi Marmara'ya yönelik operasyonu Osmanlı'yı Akdeniz'de durdurduğu şeklinde yayınladığını bu yaklaşımın kendisi için de doğru bir tespit olduğunu söyledi. Türkiye'nin kendi komşuları ile sorunlarını çözmesi ve ilişkilerini geliştirmesinin İsrail'i rahatsız ettiğini yardım götürenlere silah doğrultmanın İsrail'in içindeki kinin yansıması olduğunu söyledi.
DÜNYA TÜRKİYE'Yİ KONUŞUYOR
Hüsnü Mahalli, Beyrut'ta onbinlerin katıldığı bir miting düzenlendiğini ve mitinge katılanların çok büyük çoğunluğunun elinde Türk bayrağının bulunduğunu dile getirerek "İsrail'in şehit ettiği isimlerin Beyrut'ta isimlerinin caddelere verilecek. Nasrallah mitingde konuştu ve Başbakan Erdoğan'ın sert tavrı olmasa gemide rehin alınanların hiçbir zaman salıverilmeyeceğini dile getirdi. Hüsnü Mahalli şehitlerle ilgili cenazelere İslam ülkelerinden bakanlar ve üst düzey yönetci konumunda çok sayıda yetkilinin geldiğine dikkat çekti.
TÜRKİYE'DEKİ 'İSRAİL ŞAPKALI' GAZETECİLER
İbrahim Karagül, Fransa'da İsrail'e karşı atılan sloganları hatırlatırken Hakan Albayrak ise gemide yer alan İspanyol gönüllülerin Türkiye'ye yönelik ifadalerini dile getirdi. Bülent Yıldırım ise Türkiye'de katıldığı bazı tv programlarında ısrarla tekrar tekrar aynı sorularla karşılaştığını kendilerinden hatalı ifade almaya çalıştıklarını, İsrail askerine karşı neden cevap verildiği üzerinde durduklarına dikkat çekti. Hakan Albayrak, Türkiye'de bazı medya kuruluşlarının Furkanın cesedi üzerinden Bülent Yıldırım'ı sorguladıklarını İsrail'i masum göstermek için büyük çaba gösterdiklerini dile getirdi.
Bülent Yıldırım, Türkiye'de İsrail'in etkisi altındaki gazetecilere rağmen Avrupa Amerika ve uzakdoğuda İsrail'in yaşananlardan dolayı çok büyük tepki topladığını İsrail'in kendisini anlatmak için bundan sonra daha da zorlanacağını, İHH'nın Türkiye'de bazı kesimlerin hedefi haline getirilmek isteneceğinisöyledi. Yıldırım, "Ben tek bir şey istiyorum. İsrail'i savunanlar bizi suçlamadan önce İsrail'deki görüntülerin adil bir şekilde ortaya konmasından yanayım." dedi.
Hakan Albayrak, dünyada ulus devletlerin yaşamalarının zor bir döneme geldiğini Almanya, Fransa'nın kendilerine dış destek bulma çabası içinde olduğunu buna rağmen Türkiye'nin kendi çevresindeki ülkelerle ilgilenmesinin Türkiye'de birilerini rahatsız eder hale geldiğine dikkat çekti.