VILLİ DAYI
Bir varmış, Bir yokmuş, Eski Ağaç sabanların unutulmaya yüz tutup, Yeni Demir pullukların yeni meşhurlaşmaya başladığı, Öküzlerle Kağnıların terk olunduğu yılarda, Hatıpların odaya karşı, Şahin bey Kudret ile onun Ağabeyi olan Köyün Meşhur İleşberi Hidayet Şahan'lara komşu bir VILLİ dayı varmışşşş. Kasababamızın Nadide eşraflarından, Asıl Adı Süleyman Gümüş, Fakat köyümüzde her zaman neşeli, şen şakrak oluşuna, vedahi bolca şaka yapan ve yapılan şakalarıda kaldıran bir şahsiyet oluşuna binaen kendisineVILLİi lakabı takılmış olan bir zat yaşardı. Allah'a çok şükür Bu zatın neslide aynen devam etmekte olup Kendisinden sonra onu temsilen küçük Oğlu Recep Gümüş ve Torunu Gene Aynı Dedesi gibi olduğu için Namı değer yeşil VILLİ Busduk olarak anılan, Aslen Mustafa Gümüş adlı kişilerdir.
Bizim kuyucağın Nadide eşrafı bay VILLİ dayı ömrünün sonlarına doğru ölümünden sonra çocuklarının rahat etmelerini düşünerek, Eski olan evini yıkıp yerine yenisini yaptırmaya karar verirrr. Bütün hazırlıklarını tamamladıktan sonra, Meşhur Gır eşeğine biner Köyümüze komşu olan Akdışar Adındaki köyden Dönemin meşhur Ev ustalarından olan Kerim ustayı bulur ve onunla anlaşır ve inşaata başlar. Kerim ustada ustadırhaaa, Çatıda Çiviye keseri vurdukça Keklik gibi öttüren bir ustadır. Derken gel zamaaan git zamaaan inşaat Son aşamasına ulaşıp En son çatının Çatılmasına gelir. Gelmesini gelirde, Çatı inşaatı sohbetlerden Muhabbetlerden Nasıl olsa bitti sayılır düşüncesiyle bir türlü bitirilemez.
Bir sabah Ha gayret bu gün çalışalımda bitirelime karar verilir. Herkezler işe koyulurlar onlar karıncalar gibi çalışmaya başladığında, ilgilerini çekip Dikkatlerini dağıtan bir şey çıkıverir ortaya, Ne oldu dersiniz? Söylemesem tahminlerinizle bulabilirmisiniz?
Evet diyenler; NAH BİLİRSİNİZ. Çünkü o güne kadar hiç görmedikleri bir şeyle karşılaşmışlardı. Evin tam karşısındaki, Şahin Abe Olarak anılıp, Asıl Adı Kudret Şahan olan komşunun evinden bir hoş müzik sesleri ve oyun havaları çalmaya başlamıştı., Fakat bunlar Radyo sesine hiç benzemiyordu. Evet evet doğru tahmin ediyorlardı. Çünkü gerçekten Radyo değildi ve Yeni çıkmış olan PİKAP diye birşeydi. Komşu Şahin bey Kudretin Kenan Adlı oğlu Balkonda O acayip kutuyu çalıyordu. Sesinide iyice açtırmışlardıki, O çocuk yani ben çocuk bir Türkülü oyun havası PLAĞI takıp çalmaya başlayınca Tüm neşeler yerine gelmişti. Ameleler Ustalar Oynayarak eğlenerek çalışıyordu. Ev neredyse bitti bitecektiki VILLİ dayıda kendini, Hem evinin bitiyor oluşunun verdiği sevinç, Hemde Türkülü oyun havalarının verdiği oynaklığa kaptırmıştıki, Aniden oturduğu Çatının ağacından Dengesini kaybederek Aşağıya kadar düşüverdi. Hemide Çamurun içine. Herkesler bende dahil olmak üzere koştuk inip aşağı vardık yanına. Ambulans nerdeee o zaman, Herkes birbirine bağırıp çağırıyor, Koşun şu katırları falan diyorlar, herkezin eli ayağı dolaşıyor Derken,
Ahhaaa VILLİ dayı Kendine gelmeye başlamış, Fakat Oda yattığı yerden etrafındakilere bağırıyor. Kimin kime ne dediğinin karıştığı o an bir sessizlik Bir şok oluştu. Niyemiiii??? Çünkü Koca binanın tepesinden düşen VILLİ dayı Bizlere yani o kalabalığa Koşun koşun durmayın salaklar acele bıçak getirin Mundar gitmeyeyim bariii diye bağırıyordu... Meğer Çamura düştüğü için Vücudu fazla bir zarar görmediğinden O kalabalığa Şaka yapıyormuş.
Nasl bir Komşuymuşmuş diyorsunuz. Sevdiniz değilmi? Keşke şimdi burda olsa diyorsunuz. diyorsunuz diyorsunuz. Ehhh İşte kuyucak böyle insanların yaşadığı bir köydür. Gelde özleme şimdi o köyü, Oooo komşuları. Ağlatmayın ya adamıı. Bu gerçekte yaşanmış bir kuyucak hikayesidir. Okuyan ve dinleyen herkese teşekkür ederiz. Haydi bakalımm iyi uykular. YAZAN: KENAN ŞAHAN.