Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Hükümet'in yürüttüğü demokratik açılımıyla ilgili Meclis'te yapılması planlanan kapalı oturumun "açık" olacağını açıklaması, gözleri, AK Parti'nin niçin bir karar değişikliğine gittiğine çevirdi.
AK Parti'nin 'kapalı'dan açık oturuma geçme kararında, 'muhalefeti Genel Kurul'a çekerek görüş ve önerilerini aktarmasını sağlama' amacının etkili olduğu belirtiliyor
Gerginliğe yol açtı
Kürt açılımını, "milli proje" olarak sunan Hükümet'in, toplumun tüm kesimlerini sürece katma çabasına karşılık, muhalefetin katkı sağlamama tavrı, Meclis'te yapılması planlanan kapalı oturum konusunun da gerginliğe dönüşmesine yol açtı. Kulislere yansıyan bilgilere göre, karar değişikliğinde, muhalefetin bir şekilde, Genel Kurul salonuna gelip, açılım konusunda görüş ve önerilerini aktarmasını sağlama amacının etkili olduğu belirtiliyor. Muhalefetin tavrı nedeniyle kapalı oturumdan vazgeçildiğini belirten AK Parti kurmayları, açık oturumda yapılacak bir görüşmeye hem CHP'nin, hem de MHP'nin katılmasını beklediklerini ifade ediyorlar. AK Parti yönetiminin, aynı zamanda MHP ile CHP'nin yer almayacağı bir oturumda DTP ile baş başa kalma olasılığını bertaraf etmeyi istediği belirtiliyor. AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Fikri olan herkesin katkı sağlamasını arzu ediyoruz. Toplumsal barışı ve huzuru sağlamanın tek yolu bunu bir fikir metni haline getirip çözüme katkı sunmak" dedi.
'Bari şimdi konuşun...'
AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç da şöyle dedi: Biz hiçbir zaman kapalı oturum konusunda ısrarcı olmadık. Muhalefet kendini nasıl hissedecekse o olsun dedik. Ben artık kamuoyu adına MHP ve CHP'den şunu bekliyorum. Bugüne kadar bu sorunun çözümü için ortaya koymadıkları önerilerini, o gün Meclis'te ortaya koymak mecburiyetindeler.