Çok Değerli Kuyucak' lılar.
2013' den beklentilerimiz nelerdir diye bir başlık atıp sizlerle paylaşmak ve sohbet etmeği arzu ediyor, vatan için siyaset yapanlara bırakmak arzusu ve hayali içindeydim.
Fakat; Ne Mümkün,
Ben sizlerle sohbetlerimde dost ve arkadaş kelimelisini sıkça kullanırım, çünkü dostun yoksa yanında, bilirimki elleri küçülür insanın. Eğer, elleri küçülürken yüreği büyüyorsa insanın dostu yanındadır, senden uzakta olsada
Meşguliyet gelmeden önce vaktin kıymetini bil” buyuruyor Kainatın efendisi peygamberimiz. Bende diyorumki Emperyalist Devletlerin ülkemizi parçalama hevesleri birinci dünya savaşında olduğu gibi bu günde artarak devam etmektedir. Bu nedenledir ki, siyasetten uzak durmayı bir yana bırakın uykularımda bile siyaset yapıyorum...
Öfke doluyum,
Daha düne kadar Çanakkale geçilmezi konuşurken bu gün yapılan manevra ile, (kimlerin ve neden ortaya attığı hepinizce malum) Kurtuluş savaşı kahramanları bir bir yok edilmektedir. 1915' te Çanakkale boğazını geçemeyen işgal kuvvetleri, bu gün bizi içten vurmaktadırlar. Seyit Onbaşılar, 57. Alaylar ve daha yüzlerce kahramanlar ve kahramanlıkları yok kabul ediliyor. Yok ettiğimiz tüm kurtuluş savaşı kahramanları gibi seyit onbaşıları da tarihsel belgelere rağmen inkar ediyoruz...
Bu ne demektir?
Bu yaılan ve gelecekte yapılacak olanlar geçmişi yok ederek Türkü ve Türk tarihini ve Türk' ün yüceliğini unutturmaktır.
Vatanın bölünmez bütünlüğü kabul edin yada etmeyin tehlikededir. Emperyalizmin ve Kapitalistlerin içerideki ve dahi dışarıdaki hizmetkarları gündenmde daima birden fazla can yakan haber ve konularla suni gündem yapmaya devam edeceklerdir.
Hiç kuşku yokki 2013' ün ilk ayı içinde ve sonraki aylarda da içimizi acıtacak gündemler artacaktır. PKK lideri Apo denen hain serbest bırakılana Apo' ya makam ve mevki verene PKK denen terör örgütünü siyasallaştırana ve sayın Erdoğan ve ABD nin bölünmüş Türkiye haritasının doğusuna ve güneydoğusuna büyük kürdistanı yada diğer adı ile küçük ABD ve Büyük İsrail' i oturtana kadar orduya ve ulusalcılara karşı yok etme hareketleri sürecektir.
Ne acıdırki bu gün hainler bir bir bir serbest kalırken ordumuzun subayları ve generalleri pkk.' lıların gizli tanıklığı ile Silivri zindanlarının karanlığına biraz daha itilmektedir.
Ulusal meselelere duyarsızlığımız had safhada. 31 Aralık gecesi saat 24 de meydanlarda alkol alıp sızan onbinler hatta yüzbinler ülkemin aydınlarına ve ordusuna yapılanlar karşısında ilgisizlerdir.
Dün kanlı terör örgütü lideri ile İmralı zindanında AKP iktidarı tarafından yapılan ve yapılacak görüşmelerle hain- katil Apo' nun özgürlüğü ve ABD ve BOB eşbaşkanı sıfatı ile Erdoğan tarafından bu coğrafya üzerinde oluşturulacak kürt devleti başkanı olması sağlanacaktır. (Kürt devleti işin kandırmacası asıl olan küçük Amerika yada büyük İsrail yahudi devletidir)
Ben devletimin bölünmez bütünlüğüne kastedmiş bir hainin yaşatılmasına karşı iken onunla müzakereler yapılamsı haberleri karşısında nefret ve öfke içindeyim. Çünkü artık askerleri suçlu göstererek Apo yu serbest bırakmanın hesapları yapılmaktadır. Tüm bu olaylardan daha vahim olanı ise Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan halkın 10 yıldır kış uykusundan uyanamamış olmasıdır.
Apo ile imralıda doğrudan yapılmaya tekrar başlanan müzakerelerle eş zamanlı olarak 2007' den bu güne süregeldiği ve yüzlerce aydın ve ordu mensubunun haksızca ve sahte belgelerle tutuklanmasına ilaveten 82 yaşında bu devlete 60 yılını postal giyerek hizmet vermiş emekli genel Kurmay başkanı Sayın Karadayı' nın tutuklanma istemi ile 20 polis nezaretinde ile göz altına alınması ve Ankara' ya götürülmesi manidardır.
Burada amaç 1994-98 Yılları arasında irticaya karşı dik duran, Irak' a ve Suriye' ye, Çiller-Erbakan hükümetine ve diğer yandan da ABD Ye rağmen 35 bin askerle Çelik harekatını yapan hükümeti ve ABD yi dinlemeyen Ordunun başına gerekli ders verilmeliydi. Diğer yandan da orduyu yıpratmaya devam etmek hemde Apo ile yapılan müzakereler karşısında halkı biraz daha uyuşturmaktı.
Başardılar..
Düğmeye 5 Kasım 2007 tarihinde Washington’da Beyaz Saray’ın Oval Ofisi’nde yapılan Bush-Erdoğan görüşmesinde Türk Ordusu mensupları için operasyonlar başladı. Amerikalılar 1995 yılında “Kukla Kürt Devletine” karşı 35 bin kişilik kuvvetle yapılan “Çelik Harekâtı” sonrasında “Türk generaller hizadan çıktı” saptaması yapmışlardı. AKP’nin iktidara getirilmesiyle birlikte, “kontrolden çıkan” Türk ordusunun “kontrole sokulması” harekatı başlatıldı. Çünkü hükümet ve ABD' ye rağmen kış şartlarında ve bir metre karda 15.000 askeri Irak topraklarına kandile PKK yı bitirmek için gönderen paşa yani İlker Başbuğ da ABD baskısı ile AKP hükümeti tarafından geri çekilmiş ve kara listeye dahil edilmişti. Ve diğerleri gibi susturulmalıydı...
Oldu da Paşa lar şimdi Zindanda..
Suçu da PKK ile mücadele
Bu harekatın CIA ile birlikte yürütüldüğünü artık bilmeyen kalmamıştır. Nitekim Amerikalılar kendilerine “Amerikalıların bu işte rolü olup olmadığını” soran bir emekli generale özetle, “Bu bizim için rutin bir iştir. Türk Hükümeti gizlememizi istiyor” itirafında bulunmuşlardı. Bu merkezi operasyon çerçevede 50’yi aşkın general ve amiral tutuklandı. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ Silivri’de tutsak edildi.
Buradan huzurunuzda Silivri zindanlarında esir edilmiş aydınlarımızı ve kahraman ordumuzun değerli subaylarımızın her zaman olduğu gibi Ankara Adliyesinde sayın Karadayı Paşayı Türk bayrakları ile ve sloganlarla yanlız bırakmayan dostlarıma en derin şükranlarımı sunuyorum.
Dün Fransa'da 30 Yıldır benim vatanımda ABD için bölücülük yapan hainlerin kurucularından olan üç kişinin ölümü sonucu basının ve hükümet yetkililerinin tabiri caizse APO nun ayaklarına kapanırcasına bu işle bir ilgimiz yok lütfen bizi suçlamayın biz masumuz dercesine tavırlar sergilemeleri karşısında hayretler içinde kaldığımı belirtmek isterim. (Tabi ki insan olarak birinin sebeb ne olursa olsun ölmesinden üzüntü duyarız)
Ben inanıyorumki,ABD bu emellerine ulaşamayacaktır.
Sesimizi kesemeyiz…
Bağırırız, çığlık atarız, direniriz, didiniriz, olmadı dizimize vurup bedelini öderiz fakat eğilmez başımız...
Ve yine onlar bilmelilerki;
Teslimiyet, biat etmek ve sineye çekmek bize göre değil…
Çünkü biz VATANIMIZI çok sevdik.
Saygılarımla...
Eyüp ÖZTÜRK